Sanat | Konular | Kitaplar

BİR MUAMMA VE CEVABI

Sultan Dördüncü Murad Hân (merhûm) da ataları gibi sanatkâr ve şâirdir. Bilhassa muamma (bilmece nev'i şiir) söylemeye meraklıdır. Bir dîvan sonrası hususi sohbet sırasında etrafına bakınıp meclistekilere sorar:

"- Dırahşân oldu gördüm beş hilâl üstünde bir hurşid!"

Mecliste hazır bulunan Nef'î, mısra'daki "gördüm" fiilinden yola çıkarak, etrafına bakınıp cevabı aramaya koyulur... Tam bu esnada dizini dirseğine destek ederek beş parmağıyla alnını kavrayıp düşünmekte olan bir vezîri görür ve vezinle cevabı yapıştırır:

"- Meğer kim pençe-i sîmîne ol meh-pâre yaslanmış" deyiverir.
Lûgatçe: Dırahşân: Parlak, parlayan; Hurşîd: Güneş; Pençe-i sîm: Gümüş pençe; Meh-pâre: Ay parçası (Mecâzen, çok yakışıklı ve güzel olan kimse).